Behram-Assos

23 Nisan Pazartesi'ye gelince, kışta uzun ve soğuk geçince, biraz güneşte açınca bizde 3 gün 3 gündür diyerek yola düştük. Daha önce kazdağları tarafına gitmiş bu seferde behram/assos tarafına gidelim dedik.
İzmir'den yaklaşık 3,5 saatte (normal hızla) gittik. Küçükkuyu bittikten sonra hemen solda bir Opet var, oradan sola behram tabelasına doğru dönerek sahil yoluna girdik. Otelimiz (butik motel) Sardunya Motel (ilgilinenler için web sitesi: http://www.sardunyamotel.com/)
Yeri güzel, denize sıfır, denize girmedim ama temiz gözüküyordu, sahili herhalde tüm oteller el ele verip temizleyeceklerdir çünkü ne ararsanız vardı, sanırım denize atılanlar burada karaya vurduğu için durum böyle, kaldığımız oda da denize sıfırdı, (web sitesinde gördüğümüz resimler ve küçük oteller kitabındaki resimler ile bizim kaldığımız zaman arada biraz fark vardı, ama bunu kötü niyetli bir davranış olarak değil sezon başı olmasından kaynaklanan bir problem olarak değerlendiriyorum), otel sahibi misafirler ile gayet ilgili, nereye gidelim, ne yapalım konularında yardımcı, akşam yemekte her masaya uğrayıp sohbet ediyor.
İlk gün öğleden sonra behram'a gittik, köyü gezdik, teyzelerden alışveriş ettik, "Leleg Resim Seramik Atölyesini" gezdik, şehirden kaçmış burada sanatlarını icra eden sempatik çift ile sohbet ettik, vaktiniz olur ise içeri bir göz atmanızı tavsiye ederim çok güzel ve değişik ürünleri var, bizde kedili bir seramik aldık (şu an evde asacak duvar arıyoruz) daha sonra Assos'a indik, açıkcası Assos beni biraz şaşırttı, çok küçük geldi, dolaşmak için 7-8 dakika yeterli, bir gece kalmak kafa dinlemek için güzel ama uzun bir tatil için biraz sıkıcı olabilir, kişisel tercih tabii.
İkinci gün daha önce de gezdiğimiz yeşilyurt köyüne gittik, burada köy kahvesinde birşeyler içtik, yukarı doğru yürüdük, yeni bir otel açılmış, Stalu Otel (ilgilenenler için web sitesi: http://www.stalu.com.tr/) güzel bir otel, içeri girdik, resepsiyondaki kişi bize oteli gezdirdi, bir sonraki seyahatimiz için aklımızda bulunsun dedik, güzel yapmışlar oteli). Daha sonra adatepe köyüne gittik, dolaştık, bir sonraki durağımız zeytinbağ çamlıbel köyündeki zeytinbağ restaurant oldu, buraya daha önce de gelmiştik, bu tarafa yolunuz düşerse bir öğlen burada yiyin dedim (gitmeden biraz internette de araştırabilirsiniz), güzel yemeklerimizi yedik, daha sonra arka tarafta ormana bakan şezlonglarda biraz dinlendik (ideal yemek böyle olmalı). Bugünün son durağı bu tarafların en uzun plajı olan "Kadırga" plajını gezmek oldu, güzel uzun bir sahil (ama Çeşme'deki kumsalların yanında bile geçemez bence).
3.gün artık dönüş yolundayız, önce "Adatepe Zeytinyağı Müzesini" gezdik, (http://www.adatepe.com/tr/default.asp?iId=GDIDFL) güzel sempatik bir yer, giriş ücretsiz, çıkışta mağazası var, alışveriş yapabilirsiniz. Daha sonra Cunda adasına gittik, gazetelerde/dergilerde görüp merak ettiğimiz Öngen Otel'e uğradık, oteli gezdik (http://www.ortuncclub.com/tr/) güzel bir otel. Daha sonra Cunda sahile indik, şansımıza 23 Nisan sebebi ile bandoya denk geldik, çok keyifli bir mini konser dinledik, öğle yemeğimizi de Cunda'da yiyip dönüş yoluna koyulduk.

Herkese keyifli geziler dileriz