Nice

Nice


Gun-1

Bayram tatilinin önündeki haftayı da tatil alarak uzun bir tatile çıktık

ilk durağımız Nice

Sabah İstanbul'dan 08.45 uçağı ile (İzmir'den 5 uçağı ile aktarma yaparak ) ayrıldık, yerel saat ile 11 gibi Nice havaalanına indik

Değişik bir havaalanı, uçak denize iniyor gibi hissediyor insan

Alandan çıkınca Gare SNCF'e 2 dk yürüme mesafesindeki otelimize gittik, kısa bir yol ama taksi 30€ tutar demişler, bizde kişi başı 4€ verip otobüs bileti aldik ve 99 nolu otobus ile gara gittik (otobüs biletleri havaalanı çıkışında otobüslerin kalktığı yerden temin edilebilir)

Otel checkin en erken 2 de deyince bizde mayolari giyip kendimizi sahile attik.

Havaalanı ile şehir arasında uzun bir sahil şeridi var, bu bölgeye " promenade des anglais"adı verilmiş, bizde burada denize girmeye karar verdik (insanın yaşadığı şehirde denize girebilmesi bence süper birşey, keşke İzmir'de de böyle olsa, yada eskiden böyleymiş zaten, böyle kalsaymış)

Burasi nice'in meshur uzun sahili, kilometrelerce sahil ve her daim kalabalik

Plajlar ilginc, bir ozel plaj, bir halk plaji seklinde siralanmis durumdalar

Ozel plajlardan birine girelim dedik ama sezlong basina 15€, semsiye icin 5€, 2 kisi toplam 35€ fiyat cikinca vazgecip yandaki halk plajindan girdik, plajin tam ustunde golgelikli banklar vardi oraya kurulduk. Denizi bana antalya gibi geldi, taslik, birden derinlesiyor, su temiz, biraz dalgali ama rahatlikla yuzulur

Aksamustu biraz otelde dinlendikten sonra aksam yemegi icin disari ciktik.

Otel tren garinin orada ve sehrin en onemli ve buyuk caddelerinden biri olan "avenue jean medecin" e 2dk mesafede, bu cadde her daim kalabalik, tramvayda geciyor, yolun sonu "place mazzena"meydanina cikiyor, burasida sehrin onemli meydanlarindan biri. Buradan Vieux ville (old town-eski sehir) e yoneldik, gezi kitabinda onerilen restaurantlardan biri olan "safari"de 10 dk sira bekledikten sonra yer bulduk, yemekleri guzel, fiyatlari orta seviyede, yemekten sonra sokaklari dolastik, bir sokak kucuk meydanda gay konserinin ortasina dustuk, sahilde baska bir konser vardi, nice genel olarak buyuk bir yazlik gibi, herkesin kafa rahat, herkes sahilde yanmis, sokaklar kalabalik, her yerden insan var, telas yok, herkesin keyfi yerinde, gece denize girenler, sahilde sarabini-bagetini almis yemek yiyenler, kosanlar, paten yapanlar, bisiklete binenler, ilk gun intibamiz biz burayi sevdik.

Unutmadan birde "Amorino"dondurmacisini bulup kornete gul seklinde koyduklari dondurmayi denemenizi oneririz (http://www.amorino.com/en/)

Gun-2

Sabah kalkinca bugun degisik biryere gidelim dedik, otele 5 dk mesafede olan gare sncf'e gidip 2 kisi 17,20€ odeyip trenle yaklasike 20 dk mesafede olan "antibes" sehrine gitmeye karar verdik (nice-cannes arasi bir kasaba) (http://www.antibes-juanlespins.com/)

Biraz trenler hakkinda bilgi vereyim, buraya gelmeden once araba kiralamayi dusunmustuk ama tren agi genis ve surekli tren var, mesafelerde kisa, mesela biz nice'de kaldik, monaco ile cannes'in ortasinda, nice-cannes yaklasik 40 dk, yolculugun coguda deniz manzarali, nice-monaco'da yaklasik30 dk, genel olarak yarim saatte bir tren var diyebiliriz, isabelle diye bir kart var, 14€ kisi basi, bu kart ile gunluk sinirsiz tren kullanimi yapabilirsiniz, 3 ayri yerde denize gireyim, aksamda baska bir sehiri gezeyim diyorsaniz mantikli bir secim, kredi karti ile alabilirsiniz. Teknik bilgileri veriyorum ama manzaradan da bahsedeyim, trenler genelde 2 kat, tercih ust kat, surekli kucuk koyler,deniz, marinalar, super, amalfi kiyilari veya hirvatistan kiyilari gibi.

Yolculugunu planlarken tren saatlerine bakacaksaniz ter-sncf.com/paca adresine bakabilirsiniz (paca: province alpes cote d'azur)

Araba kiralamakta trene bagli olmamak icin iyi bir secenek olabilir, ama sehir merkezlerinde park yeri biraz sorun olabilir, ama trenin manzarasi boyleyse araba kullanmakta buyuk ihtimal cok keyifli olacaktir.

(kaldigimiz yerden devam)kisa ve deniz manzarali bir tren yolculugu sonrasi antibes'e vardik. Gardan 5 dk yuruyerek sehir (kasaba daha dogru bir tanim olabilir)merkezine vardik, burada "marche provenciale" yani bildiginiz pazar vardi, 5 dk dolastik, kahvaltida etmedigimiz icin mezeciden ahtapot, kalamar, enginar, pazar esnafindan cilek, seftali, kurabiye cesitleri aldik. Bu arada kisa bir yaz yagmurunada yakalandik ama 10 dk yagdi ve durdu. Yagmur bitince marinanin hemen arkasindaki plaja gittik, (plage de la gravette)burasida halk plaji, ama hanim plajda panini-su, kola vs satan teyzeden bir sekilde bir semsiye buldu (parada istememisler) 11 den 4 e kadar burada kaldik, yuzduk, uyuduk, dinlendik. 4 gibi plajdan ayrilip sehri dolastik biraz, kucuk sirin bir yer, vaktiniz varsa gormeye deger. Bizim gunu gecirdigimiz sahil disinda da sahiller var, buralarida gorebilirsiniz, bir sonraki tren istasyonu, yani arka koyda "juan-les-pins" diye baska turistik bir yer var, trenden guzel gozukuyordu

Aksamustu 6 ya dogru trenle nice'e geri donduk.

Aksam yuruyusu icin sahile gittim hanim dinlenirken

Sahil insan kayniyordu, bir saat kadar yurudum, otele dondum, giyinip aksam yemegi icin disari ciktik tekrar, yaz yagmuruna yakalandik

Bu aksam potin coiffin adli bir restaurantta oturduk,kirmizi masa ortuleri, kirmizi masa lambalari, kucuk masalari ile sempatik bir yer. Burada socca adli nohuttan yapilma tuzlu krebi denedik, buralarin yerel lezzetiymis ama bana sorarsaniz cok gerekli bir yemek degil, yenilecek cok daha guzel seyler var.

Gun-3

Yeni bir gun yeni bir istikamet, bugun cannes'a gidiyoruz. Yine trenle sehir merkezine geldik. Bir sure meshur cannes kumsallarinin bulundugu sahili dolastik (trenden inin dumduz yuruyun 5 dk sonra plajdasiniz), buradan sahildeki buyuk casino ve merkezin (sanirim kirmizi hali torenleri ve cannes film festivali burada yapiliyor) arkasindan dolasip marinaya girdik, marinada gordugumuz teknelere dogal olarak sasakaldik, keza tekne diyerek haksizlik etmeyelim her biri bir gemi. Kisa turumuzdan sonra adam basi 12€(gidis-donus) verip cannes'in tam karsisindaki "ile st marguerite" adasina gectik. Ada etrafini 8 km de dolasabileceginiz buyuklukte, feribotla 10-15 dakikada geciliyor, zaten cannes'dsn goruluyor, cok uzak degil. Adaya inince kumsal var, ama bizce asil guzel deniz adanin arka tarafinda. Kiyidan yuruyunce hemen kayaliklardan denize girenler var, bizde sicak geldigi icin bi daldik ciktik ama sonra biraz daha yuruduk, feribot limanina yaklasik 1,5 km mesafede teknelerinde iyice yogunlastigi bolumde denizin ici kum olan guzel bir plaj var, deniz gercekten cok temiz ve berrak, yuzmek gayet keyifli, biz uzun sure burada kaldik, aklinizda olsun. Buralarda herkes semsiyesini getirmis, havlusunu sermis oturuyor, bizim yurudugumuz parkurda sezlonglu bir tesis yoktu, hazirlikli gidin (bu bolgede 3-4 gun kalacaksaniz ve hergun sezlonga 30€ vermem diyorsaniz alin bi semsiye derim, herkes oyle dolasiyor. Adadan 3 gi bi ayrildik, otele donduk, giyinip aksam icin monaco'ya gittik. Monaco tren istasyonu buyuk, yer altinda, sehrin/ulkenin bircok noktasina cikiyor ;)

Bizde ciktik,sahile indik, 7 gibi geldigimiz icin bircok yer kapanmisti, bizde grand casinoya gittik, kapida ilk defa 7 bentley yan yana gordum, burada cafe de paris, luks magazalar var, biraz gezdik, tekrar nice'e geri donduk, yuruyus yaptik, sarabimizi meyvemizi aldik, sahilde denize nazir bir banka oturduk, keyfini cikardik. Sahilde bugunde gecit yapan budistler, paten showlari, sokakta piyano calanlar vardi.

Gun-4

Bugun buyuk yerleri bitirdigimiz icin kucuk kasabalara yoneldik, once monaco istikametindeki "beaulieu-sur-mer" kasabasina gittik, kucuk sirin bir kasaba, burada denize girdik ciktik, burada da sezlonglar adam basi 15€ (on siralar 18€) bizde merci diyip plaja havlulari serdik, denize girdik ciktik, ama sahili cok begenmedik, yine bindik trene bu sefer "villefranche-sur-mer" kasabasina geldik, burada deniz guzel, sezlong falan yok, herkes sahilde (trenle seyahat ederken de goreceksiniz) bizde bir kayaya serdik havlulari, dogru denize, 1 saate yakin yuzduk, deniz bu koyde daha guzel bence, sonra kasabayi dolastik, burasida guzel renkli evleri olan, sokakta muzik yapilan keyifli bir kasaba, oglen bira patates yaptik, bindik trene otele donduk. Aksam icin plan once "grasse" kasabasi, sonra cannes (http://www.grasse.fr/)

Grasse kasabasi sanirim dunyanin parfum merkezi gibi bir yer. Ancak nice'den trenle 1 saat 15 dk, trenden icince funix diye bir otobus var, rengarenk garin onunde gorursunuz, adam basi 1€ sizi merkeze cikariyor (yurunecek yol gibi durmuyor, otobuse binin derim). Bu kasabada guzel, eski evler var, kostum muzesi, parfum muzesi, cok sayida parfumcu, butikler, hediyelik esya satanlar, gezmesi keyifli. Buralarin sahibi sanirim fraganard diye bir aile (http://www.fragonard.com/), koyde bircok dukkanlari var, ayrica parfum fabrikasi ve magazasida var, iceride cok cesitli parfumler var, bu kasabaya geldiyseniz gezmemek olmaz. Donus icin otobus duragini bulamadik (indigin yerden binilmiyormus, diger durakta 7-8 dk yurume mesafesinde oyle olunca treni kacirdik, bir saat daha kaldik, aksam cannes'a geldik, sahilde (boulevard de la croisette)yuruyenlerde bile bir bakim, giyimlerde bir ozen, kizlarin hemen hepsinde mini etek dikkatimizi cekti (cekmemesi mumkun degil, sanirim herkes buraya kesfedilme umidi ile geliyor) once tepedeki seyir terasina ciktik, sonra old town dolastik, burada fiyatlar nice'e gore biraz daha yuksek sanki, sahilde dolastik, butun luks magazalar yan yana, oteller cok guzel, gecen arabalarda ferrari-porsche-bentley.

Son trenle nice'e geri donduk

Gezimizin fransa ayagi burada bitti, yarin sabah 6.45 treni ile italya vernezza ya gidiyoruz, bir sonraki yaziyi okuyabilirsiniz.

Herkese keyifli geziler dileriz